JOINT VENTURE SÖZLEŞMESİ NEDİR ve TÜRK HUKUKU ALTINDA NASIL UYGULAMA BULUR
JOINT VENTURE SÖZLEŞMESİ NEDİR ve
TÜRK HUKUKU ALTINDA NASIL UYGULAMA BULUR
Av. Berke YILANCIOĞLU
ÖZET
İki veya daha fazla sayıda şirketin, tek bir girişim veya proje altında riskleri ortak bir şekilde paylaşarak kar gütme amacı ile kaynaklarını ve bağlantılarını birlikte kullanmalıdır. Hukuki tanımı ‘’ Joint venture, hukuken ve iktisaden birbirinden bağımsız birden fazla gerçek veya tüzel kişinin belirli bir işi ya da süreklilik arz eden bir faaliyeti, bir ticaret ortaklığı kurarak veya böyle bir ortaklık söz konusu olmaksızın gerçekleştirmek ve kazanç elde etmek amacıyla bir sözleşme çerçevesinde bir araya gelmeleri ve o faaliyetin rizikolarını her biri müteselsilen sorumluluk altına girmek suretiyle üstlenmeleridir.’’ şeklinde olan joint venture; "Salt Sözleşmeye Dayalı joint venture" ve "Sermayeye Katılmalı joint venture" olmak üzere uygulamada bu iki farklı modelde kullanılmaktadır
i) Salt Sözleşmeye Dayalı Joint Venture
Sözleşmesel joint venture’de ortaklar arasındaki ilişkinin ömrü yürütülen proje ile sınırlıdır ve Proje sona erdiğinde vevahut amacına ulaştığında joint venture son bulur. Bu türde taraflar ararasında sadece sözleşemesel bir ilişki mevcuttur.Sözleşmeye dayalı joint venture’ler genellikle tek bir işin gerçekleştirilmesi amacıyla, maliyet, kar ve zararı paylaşmak üzere kurulmaktadır ve bu şekilde kurulan joint venture, taraflardan bağımsız bir tüzel kişilik oluşturmaz. Bu sözleşmenin kurulmasındaki amaç, genellikle tek bir işin gerçekleştirilmesi amacıyla, maliyet, kar ve zararı paylaşmaktır. Bu model sadece Borçlar Hukuku sözleşmesinden ibaret olduğu için, joint venture oluşturmada ortak ama ulaşmak olup ortakların yeni bir yavru şirket kurmalarına gerek kalmadan katılma payları bu oluşum için yeterlidir. Ortaklar, kâr ve zararın paylaşılması da dâhil olmak üzere ve fakat bununla sınırlı olmaksızın ortaklığın yönetimi konularındaki paylaşım esaslarını da joint venture sözleşmesi kapsamında düzenleyebilirler.
Aksi kararlaştırılmadıkça joint venture sözleşmesinde kar ve zararların ortaklara paylaştırılması eşitlik esasına dayanır. Kurulmuş olan bu ortaklıkta, yönetimde meydana gelebilecek tıkanmalar ve bu nedenle iş sahibine karşı oluşacak müşterek sorumluluğun önüne geçilebilmesi için sözleşmeye bir kilitlenme (“Deadlock”) maddesi eklenmelidir.
Deadlock: Kelime anlamı olarak ‘’Tıkanma’’ anlamına gelmiş olsa da; bu durum anonim şirketlerde genel kurul ve yönetim kurulu, limited şirketlerde ise genel kurul ve müdürler kurulunda karar alınması için gerekli yeter sayıların sağlanamaması şeklinde tezahür etmektedir.
ii) Sermayeye Katılmalı Joint Venture
Bu joint venture türünde; bir ortaklık kurulması söz konusudur. Kurulmuş olan bu ortaklık, birden çok kişi veya kuruluşun müşterek bir amacı gerçekleştirmek istemesiyle kurulur. Bu şekilde kurulan joint venture daha kurumsal ve bağlayıcı olduğundan uygulamada daha çok tercih edilmektedir. Sermayeye katılmalı joint venture’ da çift katlı ve karmaşık bir yapı bulunmaktadır. Burada joint venture’ ı oluşturan taraflar önce aralarında bir joint venture sözleşmesi akdederek adi ortaklık niteliğini haiz bir ortaklık ilişkisi kurarlar. Ardından tüzel kişiliğe sahip bir ticaret şirketi kurarlar veya mevcut olan bu şekilde bir şirkete katılırlar. Bu sözleşme ile taraflar, yaptıkları strateji doğrultusunda bir ortaklık kurar veya mevcut olan bir ortaklığı ortak kontrollerine alıp, ortak amaçları doğrultusunda hareket ederler. Sermayeye katılamlı joint venture sözleşmesinin kurulması için izlenmesi gereken yol aşağıdaki gibidir;
- Hukuki ve iktisadi olarak birbirinden bağımsız gerçek veya tüzel kişiler arasında akdedilen joint venture sözleşmesi (temel sözleşme),
- Joint venture sözleşmesinin akdedilmesiyle ortaklar arasında oluşan adi ortaklık ilişkisi,
- Joint venture sözleşmesinin gereği olarak kurulacak ticaret şirketinin kuruluş sözleşmesi,
- Oluşturulan veya katılınan ticaret şirketi (yavru ortaklık),
- Joint venture ortaklarından biri ile yavru ortaklık arasında yapılan ve yardım sağlamaya yönelik çeşitli sözleşmeler (tabi sözleşmeler)
iii. Sözleşmeye Dayalı Joint Venture Hukuki Niteliği
Joint venture’da tarafların iradeleri karşılıklı değil, aynı amaca yöneliktir. Bu amaç ise, ortak bir amacın gerçekleştirilmesidir. Bu sözleşme ile kurulan kişi topluluğu, belirli bir iktisadi amaca ulaşmak için ortaklaşa faaliyette bulunmayı gerekli kılmaktadır. Sözleşmeye dayalı joint venture’da, taraflar, belirli bir faaliyetin gerçekleşmesi amacına yönelik olarak bir işbirliği yapmaktadırlar. Bu sebeple doktrinde ‘’adi ortaklık’’ olarak nitelendirilmiştir.
IV. Sermayeye Katılmalı Joint Venture Hukuki Niteliği
Sermayeye katılmalı joint venture’da birbirinden iktisaden ve hukuken bağımsız kişi veya kuruluşlar, kaynaklarının bir kısmını joint venture için birleştirmekte ve kendi bağımsız faaliyetlerine devam etmektedir. Diğer bir deyişle, iktisaden ve hukuken birbirinden bağımsız olmayan kişi veya kuruluşların müşterek bir amacı gerçekleştirmek ve kar elde etmek için bir ortaklık kurmaları durumunda sermayeye katılmalı joint venture’dan bahsedilemeyecektir. Bu kapsamda, aralarında ekonomik bir birlik söz konusu olan şirketler topluluğu kapsamındaki ortaklıkların bir araya gelerek bir ortaklık kurmaları durumunda sermayeye katılmalı joint venture söz konusu olmayacaktır. Bunlara ek olarak, kurulacak olan ortaklığın joint venture sözleşmesi uyarınca, bu sözleşmenin taraflarının, diğer bir deyişle, müstakbel ortakların, ortak kontrolü altında bulunmasıdır. Bu durum, joint venture sözleşmesi ile sıradan bir ortaklık sözleşmesinin en ayırt edici özelliğidir.
V. Joint Venture Sözleşmesinin Hazırlanması Süreci
Her ne kadar joint venture türü ortaklıkların sözleşmesi konusunda herhangi bir şekil şartı olmadığından ortada yazılı bir sözleşme bulunmasa bile şartların varlığı halinde bir joint venture ilişkisinin kurulduğu kabul edilmektedir. Ancak böylesi bir durumda, joint venture’ın varlığını uyuşmazlık halinde ispat etmek zor olduğu gibi, ortaklar arasında da belirsizlikler sebebiyle birçok hukuksal uyuşmazlık çıkmaktadır. Bu nedenle joint venture’ın uygulamada sıklıkla yazılı sözleşme şeklinde yapıldığı görülmektedir. Yazılı olarak kurulacak joint venture sözleşmesinin unsurları şöyledir;
- Taraflar (En az iki tara sayısı olmak ile birlikte, sözleşmenin tarafları bu sayıyı arttırabilirler)
- Sözleşme Konusu (Joint venture sözleşmesinin tarafları belli bir projenin hayata geçirilmesi için bir araya gelmekteyse, bu takdirde sözleşmenin konusu kısmında bu işin tam ve doğru olarak tanımlanması gereklidir. Taraflar belli ve süreli bir iş için değil de devamlı nitelikte bir işin birlikte ifası için bir araya gelmekteyse bu maddenin de ona uygun düzenlenmesi gerekmektedir)
- Payların Dağılımı (Bir tür adi şirket meydana getirdiğinden şayet sözleşmede ortakların hisseleri için bir düzenleme yapılmamışsa Türk Borçlar Kanunu’nun adi şirketlere ilişkin hükümleri gereği tüm ortaklar eşit hisseye sahip kabul edilecektir)
- Tarafların Yükümlülükleri (Tarafların sözleşmeyle üstlendiği işlerde taraflar yaptığı işlemlerden gerçek ve tüzel kişilere karşı müteselsilen sorumludur)
- Teminatlar
- Ortaklığın Gelirleri (Ortaklık adına açılacak Banka Hesabından istihkaklar ve ortaklık için temin edilecek krediler finanse edilecektir)
- Sözleşmenin Süresi (Joint venture sözleşmesi belirli bir süreliğine yapılacaksa sözleşmeye eklenmesi gerekir)
- Pilot Firma (Uygulamada; taraf sayısının çokluğu, işlerin koordinasyonunun, sağlıklı ve sürekli iletişimin sağlanmasının zorluğu sebebiyle taraflarca bir pilot firma belirlenmektedir)
- Yönetim Kurulu (Joint venture sözleşmesiyle taraflar arasına adi ortaklık kurulduğundan dolayı tüm ortakların yönetim yetkisi bulunmaktadır. Bu durum yönetim açısından krizlere sebep olabileceğinden, uygulamada tüm ortakların yönetim yetkisi kaldırılarak yönetim yetkisinin yönetim kuruluna veya seçilecek yönetici ortağa verilmektedir)
- Sözleşmenin Sona Ermesi (Adi ortaklığın sona erme durumları bu sözleşmede de geçerli olduğundan aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça aynı hükümlere tabi olur)
VI. Uluslararası Sektörde Joint Venture Örnekleri
1-) FIAT CHRYSLER + GOOGLE
Kendi kendini süren arabalar geliştirmek için 2016 yılında bir iş ortaklığı kurdular. Nedeni, Google’ın bir teknoloji devi olması, ancak bir otomobil üreticisi olmamasıdır. Fiat-Chrysler ile yapılan anlaşma, kendi kendini süren otomobil varlıklarını ikiye katlamıştır.
2-) SAMSUNG + SPOTIFY
2018’de Samsung ve Spotify, Spotify’ı Samsung cihazlarında kullanmayı kolaylaştırmak için bir anlaşma yaptılar. Bir yıl sonra bu anlaşma genişletildi ve Spotify birçok Samsung telefona önceden yüklenmiş bir uygulama olarak dâhil edilmeye başlandı.
3-) BARNES & NOBLE + STARBUCKS
Barnes & Noble bir kitapçılarının içinde hizmet vermeye başlayan Starbucks ile her iki şirkette daha fazla kazanmaktadır.
4-) FORD + TOYOTA
Ford ve Toyota, hibrit kamyonlar geliştirmek için 2011 yılında birlikte çalışmaya başladılar. Toyota,
hibrit teknolojisi bilgisini getirirken Ford, uzmanlık ve fikri mülkiyete erişim için oluşturulan bir ortak girişimin mükemmel örneği olan Amerikan kamyon pazarındaki liderliğini getirmiştir.
VII. Sonuç
Küreselleşmenin getirmiş olduğu gelişmeler teknolojik ilerlemelere, sınırların ortadan kalkmasına ve ulusal ve uluslararası alanda rekabetin artmasına neden olmuştur. Bu sebeplerden dolayı devlet ve çok uluslu şirketler, bir işi tek başlarına yüklenmek yerine, riski paylaşmak, diğer teşebbüslerin kaynaklarından, personelinden, teknolojik imkânlarından veya ticari itibarlarından faydalanmak amacıyla iş birliği modellerini seçmektedirler. Bu iş birliği modellerinin başında da joint venture gelmektedir. Joint venture, teşebbüsler arasındaki bir iş birliği stratejisi olması nedeniyle işletme ve iktisat bilimleri ile yakından ilgilidir. Bununla beraber türü ne olursa olsun, her joint venture ilişkisi bir sözleşme ile kurulmakta ve bu sözleşme ile taraflar hak ve borçlara sahip olmaktadır. Bu sözleşme ile bir hukuki ilişki doğması nedeniyle, joint venture hukuk biliminin de kapsamına girmektedir. Joint venture kavramı ile ilgili olarak Türk Hukuku’nda herhangi bir yasal düzenleme mevcut değildir. Ancak, taraflar arasında kurulan sözleşmesel bir ilişki olması nedeniyle çeşitli kanunların uygulama alanına girmesi söz konusudur. Joint venture’ı oluşturan temel sözleşme unsurları, tarafların hak ve borçları ve amacı bakımından incelendiğinde, bunun bir adi ortaklık sözleşmesi olduğu görülecektir. Bu bakımdan joint venture bir adi ortaklık ilişkisi olarak nitelendirilir ve Borçlar Kanunu’nun adi ortaklığa ilişkin hükümleri uygulama alanı bulmaktadır.